10.05.2024 20:40:18
USD (Alış - Satış) : 18.84 - 18.89 EUR (Alış - Satış) : 20.12 - 20.21
Yasin ŞEN
19 Nisan 2023 Çarşamba

DÖRTDİVAN'DA HACI SALAVATLAMA GELENEĞİ ve DÖRTDİVANLI HİLMÎ'NİN “ELVEDA” ŞİİRİ

DÖRTDİVAN’DA HACI SALAVATLAMA GELENEĞİ ve
DÖRTDİVANLI HİLMÎ’NİN “ELVEDA” ŞİİRİ

Yasin ŞEN
Dörtdivan, kadim ve köklü geçmişinin eseri olarak sosyal hayatı oldukça zengin kültürel dokuyla örülmüş bir yerdir. Fakat bu doku zaman içerisinde çok fazla zarar görmüştür. Başka bazı yazılarımızda da ifade ettiğimiz gibi bunun temel sebebi ilçenin dışarıya yoğun göç vermiş olmasıdır.

Bu yazıda Dörtdivan’ın zengin kültürel değerlerinden biri olan “salavatlama”yı konu edinmek ve konuyla ilgili Dörtlivanlı Hilmî’nin bir şiirine yer vermek istiyoruz. Peki, “salavatlamak” nedir? Salavatlamak, kelimenin tam anlamıyla uğurlamak demektir. Dörtdivan’da hacı veya asker salavatlamak hâlen bile oldukça önemli görülmektedir. Bunu bugün hacılar ve askerler için köylerin, mahallelerin hemen çıkışında yahut daha merkezi bir yerde hususi uğurlama yerlerinin bulunmasından da anlıyoruz.

Burada dikkatimizi çeken husus her köyde bununla ilgili özel bir yerin olmasıdır. Bazen en son sokak veya cami yanı köylerde veya mahallelerde toplanma yeri olarak seçilir. Buraların bazılarında levhalar da bulunmaktadır. Bunlarda “Asker ve Hacı Salavatlama Yeri” benzeri ibarelerin olduğu görülür. Salavatlama yerlerinde erkekler bir yanda, kadınlar bir yanda toplanır. Uğurlanan kişiye dualar edilir. Sağ ve selamet gidip gelmesi temenni edilir.

Bu konunun dikkate değer yönü “hacı salavatlama” yani hacı uğurlama geleneğidir. Bu konunun Dörtdivan’da önemli bir geçmişinin olduğu anlaşılmaktadır. Hacıları uğurlama esnasında Dörtdivan’da önceden ilahiler okunurmuş. Öncelikle hacca gidecek kişi veya kişiler “Filan kişi hacca gidecek.” diyerek bir gün önceden camiden anons edilir. Saat bildirilir. Köylüler veya mahalle halkı o gün, o saatte toplanır. Geçmişte bunun bazı ritüellerinin olduğu anlaşılmaktadır. Özellikle Dörtdivan’da yaygın mûsikî makamlarıyla okunan ilâhîlerle bezenen bu gelenek uzun zamanlar insanların birliğine ve beraberliğine vesile olmuştur.

Dörtdivan’da hacı salavatlamada ilahileriyle öne çıkan bazı isimlerin olduğu anlaşılmaktadır. Yukarısayık köyünden Hacı Aşık, Yukarıdüğer’den Bayram Hoca bunlardandır. Bu bilgileri kendisinden aldığımız Dörtdivan’ın Doğancılar köyünden İsmail Tezel Hoca da bu isimlere ilahî söylemede eskiden eşlik edermiş.

İlahi söyleme hacı salavatlama gününde sabahtan başlarmış. İlâhîler caminin minaresinde söylenir ve hacca gidecek kişi veya kişiler evden çıkana kadar devam edermiş. Hacı adayları evden bu ilahilerin eşliğinde çıkarmış. Bu ilâhiler içerisinde “Arayu arayu bulsam izini / İzinin tozuna sürsem yüzümü” ile “Arzum sende kara donlu Beytullah” ilâhîleri en çok okunan ilahiler arasındaymış.

Hacılar hacdan geldikten sonra “Hacı Aşı” dökülürmüş. Bazen bir köyden beş altı hacı bir araya gelir ve birlikte hacı aşı dökerlermiş. Bu gelenek günümüzde maalesef büyük ölçüde terk edilmiş durumdadır.

Hacı salavatlama bahsini düşünürken Dörtdivanlı Hilmî’nin bu konuda yazılmış bir manzumesi dikkatimizi çekmişti. “İlâhî-i Elvedâ” başlığını taşıyan bu şiir on bir dörtlükten oluşmaktadır. Bu şiir Hilmî’nin bir hac yolculuğunun henüz başında söylediği bir manzumedir. Burada “Sizi Allah’a ısmarladık” mütekerrir mısraı her dörtlüğün sonunda tekrar etmektedir. Hilmî geride kalanlara dâir duygularını lirik bir biçimde bu uzun şiirinde anlatmaktadır. Şiirin muhtevasında genel olarak hac deyince akla ilk gelen kavramlar hâkimdir. Şair son dörtlüğünde dua isteyerek ve geride kalanları Allah’a ısmarlayarak manzumesini bitirmektedir. Bu manzume şöyledir:
Göç zamanımız geldi
Sizi Allah’a ısmarladık
Hak muradımızı verdi
Sizi Allah’a ısmarladık.

Yol kaydımız görüldü
Cümle dostlarım derüldi
Hurcumuz dahi sarıldı
Sizi Allah’a ısmarladık.

Ana âşık olanlara
Canı feda kılanlara,
Hak nasib etsin anlara
Sizi Allah’a ısmarladık.

Bülbül arzu çeker güle
Gülün kadrini bülbül bile,
Habibine komşu kıla
Sizi Allah’a ısmarladık.

Açık etsün yolumuzu,
Sen bilürsün hâlimizi.
Evlâd-ü ayalimizi
Sizi Allah’a ısmarladık.

Hacılar girdiler yola,
Cümle refikleri bile.
Gidin yol mübarek ola
Sizi Allah’a ısmarladık.

Arabistan’ın yazları,
Gelebilen gazileri,
Burda kalan kuzuları
Sizi Allah’a ısmarladık.

Niyet edip gidenlere
Sıhhat versin bedenlere.
Beyti tavaf edenlere,
Sizi Allah’a ısmarladık.

Arabistan’ın çölleri,
Zevk-u sefadır yolları.
Kokar Mekke’nin gülleri,
Sizi Allah’a ısmarladık.

Hacılar konup geçerler,
Ab-u Zemzem’i içerler.
Yakasız göynek biçerler,
Sizi Allah’a ısmarladık.

Hilmî’nin budur niyazı,
Eda eyliyelim farzı,
Duadan unutmayın bizi,
Sizi Allah’a ısmarladık
(Yasin Şen, Dörtdivanlı Hilmî, Ankara 2023, s. 50-51)

Sonuç olarak Dörtdivan’da yakın zamana kadar birçok özelliği yaşatılan hacı salavatlama geleneğinin etrafında önemli bir kültürün meydana geldiği anlaşılıyor. Her şeyden evvel hacı salavatlama insanlar arasında kaynaşmayı, birliği ve beraberliği sağlayan önemli bir sosyal faaliyetti. Bu geleneğin içerisinde mûsikî önemli bir yere sahipti. Sabahtan akşama kadar söylenen ilâhîlerle hacca uğurlanan kimselerin yüreklerde uyandırdığı coşku ve ayrılığın verdiği hüzün dile getirilmekteydi. Dörtdivanlı Hilmî’nin “İlâhî-i Elvedâ” başlığı altında kaleme aldığı manzumesinin de kendi hac yolculuğundan önce söylendiği anlaşılmaktadır. Bu manzume Dörtdivan’daki bu geleneği manzum olarak tespit etmektedir. Dörtdivan’ın birçok kıymeti gibi hacı salavatlama da bazı özelliklerini yitirerek ve değişerek günümüzde yaşatılmaktadır.





Tüm yazarlar için tıklayın

YAZARLAR

Tamamı