Sen Yoksun Aşam

Dörtdivanlı Erol Gündoğar'ın yeni şiiri:

Sen Yoksun Aşam
Soğuk çökmüş koca köyümün üzerine
Üşümüş ellerim sobaya bir iki odun etive
Somunu kes yaginan höşmerim kavuruve
Gözlerim Hanay kapısında sen yoksun aşam

İbrikle bir su goturuve çeşmeden
Ellerimi yikiveriyin, yüzümede serpivereyin
Bakive bi güzel gözlerinle yüzüme
Gözler görmez oldu sensiz aşam

Kirik ibrik su kaçiveriyo
Gözlerimde hasretinden görmeyo
Rahmet köyüme gelmiş düşuveriyo
Yaş ilerliyo saçıma aklar düşuveriyo

Cumadan birşeyler alivedim
Senin istediklerini secivedim
Allı fistan bictirivedim
Sen yoksun aşam

Kazlar ördekler acmi kalmış
Kimse kapımı çalıp kaçmamış
Oğlanlar da arayıp sormamis
Sen olmayınca aşam

Ahali dam önüne toplanmış
Herkes dedikoduya adanmış
Bardaklarda çaylar demlenmiş
Sen yokken aşam

Dışarı cikivercin gocugum sökük
Kimseye didiven diyemedim
Bir yetim kaldım koca köyde
Sen yokken aşam

Adın hasret kaldı yanımda
Agliveriyon bazen somyanin üzerinde
Sedir ah çeker oldu bugünde
Sen yokken aşaaam

Cigaramda bitmek üzere
Herif az iciver diye kiziver bağa
Kalakanlik çökmüş sol boşluğuna
Sen yokken aşaam

Yanlız galivedim koca köyde
Sanki acın hiç bitivemiyo içimde
Kara lastikleri bile giyemiyom ayağıma
Senin hasretinle yanıyom aşaam
Erol GÜNDOĞAR