5.05.2024 05:11:01
USD (Alış - Satış) : 18.84 - 18.89 EUR (Alış - Satış) : 20.12 - 20.21
İrfan BAYAR
10 Kasım 2013 Pazar

BİR TAKSİ ŞOFÖRÜ VE ACI SONU

Delilden Sanığa gitme yolunu uzun yıllardan bu yana kendisine şiar edinmiş olan Türk Polisi, uygulamaya koymuş olduğu teknolojik veriler bağlamında her geçen yıl başarı grafiğini yükseltmektedir. Almış olduğu eğitim kalitesinin yükselmesinin yanısıra, cihaz ve donanım açısından da sağlanan büyük imkânlar, Polisin başarısının artmasını oluşturan temel unsurlar olmuştur.
Günler birbirini kovalıyordu. Ekipler, takım ruhu içerisinde görevlerini en iyi şekilde yerine getirme çabası içerisinde devriye görevlerini yapıyorlardı. Ankara’da sabahın yine erken saatleriydi. Ekipteki Polisler, kaldırım tarafından 10-12 yaşlarında bir çocuğun Polis Otosuna doğru koşarak yaklaştığını gördüler ve durdular. Çocuk mahallenin arka tarafındaki arsada bir ceset gördüğünü söyledi. Ekip elemanları, çocuğu da yanlarına alarak derhal belirtilen yere ulaştılar. Manzara korkunçtu. Kişi, bıçak darbeleri ile acımasızca ve neredeyse tanınmayacak şekilde öldürülmüştü. Hemen ilgili birimlere haber verildi, Olay Yeri ekipleri süratle verilen adrese intikal ettiler ve çalışmalarına başladılar. Maktulün pantolonunun arka cebinde bulunan “Ticari araç kullananlara ait Belge” ile sürücü belgesinden, kişinin taksi şoförü olabileceği değerlendirilmesi yapıldı ve tüm ekipler bu yönde bilgilendirildi. Nitekim kısa bir süre sonra, farklı bir semtte terkedilmiş vaziyette bir taksi bulundu.
/TERKEDİLEN TAKSİ VE KANLI KOLTUKLAR

Çevreden yapılan ilk araştırmalarda, öldürülen kişiyi tanıyan çıkmadı. Kayıtlı olduğu Sivil Toplum Kuruluşu Belgesinden ve Sürücü Belgesi içeriğindeki bilgilerden, maktulün Kırşehir nüfusuna kayıtlı Ekber isimli şahıs olduğu belirlendi. Kimlik belirlenmesine belirlenmişti ama, korkunç cinayeti kim veya kimler hangi nedenle işlemişti?
Bu arada, Olay Yeri Ekibinin diğer elemanları, terkedilmiş olarak bulunan taksi üzerinde incelemelerine başlamışlardı. İlk gözlemler, bıçaklama olayının araç içerisinde başladığını işaret ediyordu. Maktulün vücuduna yapılan bıçak darbeleri nedeniyle, taksinin ön ve arka koltukları tamamen kan içerisindeydi. Polisler, bu denli akan kanın, katil veya katillerin elbiselerine de bulaşma ihtimalinin yüksek olacağı değerlendirilmesi paralelinde, aracın terk edildiği yere yakın tüm yerleşim yerlerinde ve mekanlarda yoğun bir araştırmaya başladılar. Bu gibi durumlarda, binaların giriş yerleri, merdivenler ve asansörler ayrı bir önem taşımaktadır. Deneyimli elemanlar bu gerçeği göz önüne alarak titiz çalışmalarına bu yönden de ağırlık veriyorlardı. Diğer yönden, taksi içerisindeki muhtelif yerlerinden alınan ve Kriminal Laboratuara gönderilen kan örneklerinin aynı kişiye ait olduğu, diğer bir deyimle tüm kanın Ekber’in kanı olduğu belirlendi. Belirlenen bu durum, taksi içerisinde cinayetin işlenmesi esnasında herhangi bir boğuşmanın meydana gelmediği ve katil veya katillerin yaralanmalarının söz konusu olmadığını gösteriyordu.
ZAMANA KARŞI YARIŞ

Soruşturmacı Polis, akşam olmasına ve havanın kararmasına rağmen araştırmasına devam ediyordu. Çünkü, bıçakla işlenen cinayetlerde her geçen saatin hatta dakikanın ne denli önemli olduğunu ve sürecin katil veya katillerin lehine işlediğini biliyordu. Yüksek voltajlı aydınlatma cihazları ile çevre didik didik ediliyor ve ekmek parası uğruna gece gündüz direksiyon sallayan ve ailesini geçindirme çabası içerisindeyken alın teriyle kazandığı parası için öldürülen taksi şoförü Ekber’in katiline ulaştıracak izler aranıyordu.
Bu arada, morga kaldırılan Ekber’in cesedi üzerinde yapılan incelemelerde, boğazında ve kalp bölgesinde derin bıçak yaralarının mevcut olduğu ve ölümünün bu darbeler sonucu gerçekleştiği ortaya çıkıyordu.
Polis çevrede yer alan apartmanları sırasıyla ve hassas bir şekilde incelemeye almıştı. İhtimal hesapları detaylı bir şekilde yapılıyor, katil veya katillerin aracı terk ettikleri bu çevredeki bir eve girmiş olabilecekleri savından hareketle çalışmalarını sürdürüyorlardı. İşte bu çalışmalar sırasında, ekip şefinin telsizine gelen bir bilgi, tüm ilginin bir apartmanın asansörüne yönelmesine neden oldu. Araştırmayı sürdüren ekip elemanlarından ikisi, yaptıkları araştırmalar çerçevesinde söz konusu apartman asansörünün iç kısmında kana benzeyen bir lekeye ve taban kısmında da kan olabilecek izlere rastlamışlardı ve henüz pıhtı halindeki bu unsurun incelenmesi gerektiğini düşünmüşlerdi. Usulüne uygun bir şekilde alınan örnekler Kriminal Laboratuara gönderilirken, apartmanın üst katlarının koridorları da ayrıca incelemeye alınmıştı. Evet, hassas takip ve iz sürme semeresini veriyordu. Her katta iki daire bulunan apartmanın 3. katındaki bir dairenin eşik kısmında da asansördekine benzeyen izlerin mevcudiyeti gözlenmişti.
/BİYOLOGLARDAN BEKLENE HABER GELİYOR

Kriminal Laboratuara gönderilen ve biyologlar tarafından incelemeye alınan örneklerin “Kan” olduğu, bu kanın insan kanı ve bir erkeğe ait olduğu ve en önemlisi DNA yönünden yapılan incelemede de öldürülen Ekber’den alınan kan numunelerine tam bir uyum gösterdiği belirlendi. Dikkatli bir Polisin gözünden kaçmayan ve Kriminal Laboratuarda sonuçlandırılan küçücük bir kan izi, hunharca işlenen cinayeti aydınlatmak üzereydi.
Ekipler gerekli hukuki prosedürü süratle tamamladıktan sonra, eşiğinde kan izi bulunan dairenin kapısını çaldılar. İçeride yapılan incelemeler sonucu, temizlenilmeye çalışılmış ancak taban kısmındaki kauçuğun kıvrımlarında Ekber’in kanı bulunan ayakkabının sahibi Celal, ilk planda uyguladığı inkar senaryosundan sonra, eldeki deliller bağlamında arkadaşı Niyazi ile birlikte Ekber’i gasp edip nasıl öldürdüklerini büyük bir soğukkanlılıkla ve tüm ayrıntıları ile anlatıyordu.

İrfan BAYAR
1.Sınıf Emniyet Müdürü



 


Tüm yazarlar için tıklayın

YAZARLAR

Tamamı